Hüda Par Genel Başkan Yardımcısı Aydın Gök de "Baskın seçim kararıyla gafil avlamaya çalış, şimdi de diğer ittifak arayışlarını siyasi ahlaksızlıkla itham et. Kusura bakma önce sen başlattın.” dedi
Hizbullah'ın siyasi kanadı Hüda Par’ın kurduğu Peygamber Sevdalıları Platformu, Diyarbakır’da bir miting düzenledi. Mitingde AKP ve MHP’nin kurduğu ittifak eleştirildi.
“IRKÇILIĞI AYAKLARININ ALTINA ALDIĞI…”
Hüda Par’ın yayın organı Doğru Haber’de yer alan haberde şu ifadeler kullanıldı:
“Peygamber Sevdalıları Platformu tarafından Diyarbakır'daHazreti Peygamberi Anlama ve Sünnetini Yaşama etkinliği büyük bir coşkuya sahne oldu. Tarihi manzaranın oluştuğu Diyarbakır'dan tarihi mesajlar verildi. Etkinlikte Hazreti Muhammed'in(sav), ırkçılığı ayaklarının altına aldığı, faizi kaldırdığı Veda Hutbesi'ne dikkat çekildi. Günümüzde tekrar nükseden geçmiş cahiliye adetlerinin, resulün reçetesi Kur'an ve Sünnet'e sarılmakla üstesinden gelinebileceği ifade edildi.”
"ALLAH RESULÜ, IRKÇILIĞI AYAKLARI ALTINA ALMIŞTIR"
Diyarbakır’daki mitingde konuşan İlahiyatçı Yazar Mehmet Göktaş, "Biz bugün şu meydanı bu yönüyle Arafat'a benziyoruz. Özellikle Peygamber (aleyhiselamın) son Veda Hutbesi'ndeki seslenişine benzetiyoruz. Hani o da on binlerce yüz binlerce Müslüman'a oradan seslenmiş ve İslam'ın en son ve net mesajını vermişti ya. İşte biz de burada bu mesajı buradan tekrarlamak istiyoruz. Eğer hatırlarsanız Allah'ın Resûlü (sallallahu aleyhi vesellem) nice şeyleri ayaklarının altına almıştı. Hatırlıyor musunuz? Veda hutbesinde Allah'ın Resûlü (sallallahu aleyhi ve sellem) cahiliye döneminden kalan nice kötülükleri bir bir ayaklarının altına aldığını ilan etmişti. Bunların başında asabiyet geliyor. Yani ırkçılık geliyor. Allah Resulü, ırkçılığı ayakları altına almıştır. Bütün insanlara seslenerek hepimizin Adem'in çocukları olduğunu, Adem'in topraktan olduğunu, Acem'in Arap'tan üstün olmadığını, üstünlüğün takvada olduğunu ilan etmişti. Buradan bir daha ilan ediyoruz ve diyoruz ki; Ey Allah'ın Resulü, sen neyi ayaklarının altına alıp çiğnemişsen biz de bugün burada Peygamber meydanında, senin ayaklarının altına alıp çiğnediği her şeyi biz de çiğniyoruz, bir daha çiğniyoruz. Bir daha tekrar ediyoruz. Biz biliyoruz ki Hz Ömer'in söylediği gibi; biz öyle bir kavimiz ki ancak İslam ile aziz olabiliriz. İslamsız zerre kadar haysiyetimiz yoktur. İslam ve Peygamber ve Kur'an olmadan hiçbir kavmin hiçbir özelliği yoktur ve koskocaman bir hiçtir." ifadelerini kullandı.Erdoğan da bir dönem "Biz her türlü milliyetçiliği ayaklar altına aldık" demişti.
“O PİSLİKLERİ YERDEN ALIP BAŞLARININ ÜZERİNE BAYRAK YAPANLAR VAR YA…”
Göktaş konuşmasına şöyle devam etti:
"Şunu da ilan ediyoruz ki Allah Resulü'nün ayaklar altına alıp çiğnediği, maalesef tekrar alıp başının üstüne koyanlar, kendilerine baş tacı edenler var ya. Allah'ın Resulünün çiğnediği o pislikleri yerden alıp başlarının üzerine bayrak yapanlar var ya. Onlar iflah olmamıştır ve olmayacaklardır. Buna günümüzde defalarca şahitlik ettik. Onun için biz buradan bir daha haykırıyoruz. Allah'ın Resulü Veda Hutbesi'nde, Arafat'ta haykırmıştı ki, 'Ey insanlar kadınlar hakkında Allah'tan korkunuz. Siz, onları Allah'ın emaneti olarak almıştınız' buyuruyor. Onların namuslarını Allah adına kendinize helal edinmiştiniz, buyuruyor. Yani bu anlamda Allah resulü bir takım hakları, hukukları, adaleti baş tacı etmişti, baş tacı olarak ilan etmişti. Biz buradan aynı şekilde efendimizin söylediklerini baş tacı olarak ilan ediyoruz. Ve bunun zıddını yapanların helak olduğunu, bittiğini, tükendiğini görüyoruz ve buna şahitlik ediyoruz. Allah'ın Resûlü o gün aynen böyle bir kalabalıkta, 'Cahiliyeden kalma faiz ayaklarımın altındadır' buyurmuştu. Ve 'İlk kaldırdığım faiz amcam Abbas bin Abdülmuttalib'in faizidir.' demişti. Bugün yeryüzünü kasıp kavuran, insanlığın kanını emen, en büyük maddi canavarın faiz olduğunu bir daha ilan ediyoruz. Şu Diyarbakır Meydanı olarak biz de tekrar ayaklarımızın altına alıyoruz. Almadığınız takdirde insanlarımız ta ciğerlerinin, alın terinin, bütün emeğinin heba olacağını buradan bir daha insanlığa haykırıyoruz, ilan ediyoruz. Yine biz buradan müminlerin kardeş olduğunu, müminlerin canlarının, mallarının, ırzlarının birbirlerine haram olduğunu bir kez daha ilan ediyoruz. Bunu insanlık olarak insanlık alemi olarak en büyük bir beyanname olarak ilan ediyoruz. Buna uyulmadığı takdirde mahvolacağımızı görüyoruz, şahitlik ediyoruz.”
“IRKÇILIĞA DAYALI MENFİ ASABİYETTEN…”
Siyasi çizgisini Kürt İslamcılığına dayayan Hüda Par'ın yayın organı Doğru Haber “Etkinliğin mesajını içeren 10 madde” arasında şuna da yer verdi:
“Peygamberi anlamak; ırkçılığa dayalı menfi asabiyetten arınmaktır. Peygamberin (sav) ayakları altında olan ırkçılığı başımıza çıkarmak asabiyyet-i cahiliyedendir. İslam'ın ‘millet' anlayışı saf ve berrak haliyle ‘ümmet' anlayışıdır. Sünneti yaşamak; insanlığın onur ve gayretine sahip çıkmak, hududullahı muhafaza etmektir. Hz Muhammed'in(sav) ‘Ey İnsanlar! Rabbiniz birdir. Babanız da birdir. Hepiniz Adem'in çocuklarısınız, Adem ise topraktandır.' nidasını en gür bir şekilde haykırmayı insani görev olarak bilmektir.”
"KİM ASABİYET DAVASI GÜDERSE KAYBETMİŞTİR"
Etkinlikte Kürtçe bir konuşma yapan Molla Mahmut Kılınç, bugünün anlamlı bir gün olduğunu söyledi. Kılınç, "Bugün hem Diyarbakır halkı, hem de Kürdistan halkı için hem de dünya Müslümanları için önemlidir. Diyarbakır halkı, bölge halkı bu anlamlı günde Allah Resulü'ne biat ediyorlar. Allah resulü Medine'ye hicret ettiğinde ‘taleel bedru aleyna' ile Resulullah'ı bekleyenler vardı. Ya Rab şahid ol. Diyarbakır halkı da Medine gençleri gibi ‘taleel bedru aleyna' ilahisini söylüyorlar." dedi.
Peygamber'i tanımanın Kur'an'ı tanımakla eş değer olduğunu vurgulayan Kılınç, "Zira Peygamber'in her günü Kur'an'ın bir ayetidir, Kur'an'ın hakikatleridir, ilahi mesajdır. Peygamber'in sünneti kaybolmuştu. Peygamber'i tanımak asabiyetten kurtuluştur. Peygamber, asabiyeti ayakları altına almıştır. Kim asabiyet davası güderse kaybetmiştir. Kim İslam'a sarılırsa Allah onu aziz kılmıştır. Araplar, milletlerin açlarıydılar. İslam onları dünya ve ahiretin efendileri yaptı. Köleler, İslam diniyle beraber yeryüzünün azizleri oldular. Kisra saraylarının kapısının önündeki Araplar, artık yeryüzünün hâkimleri oldular. İslam'la aziz oldular. Allah bu dine hizmet etmeyi Araplara nasip etti. Sonra Osmanlılar, tevhit bayrağı devraldı, 600 yıl hüküm sürdü. Peygamberin sünnetiyle onlar da bu hizmeti yaptılar." diye konuştu.
Bugün Müslüman Kürt halkının, tevhid bayrağını kaldırdığını söyleyen Kılınç, "Müslüman Kürdler dünya hâkimiyetine adaydırlar. Tevhid bayrağını elinizden bırakmayın. Kim tevhid bayrağına sarılırsa hem dünyayı hem de ahireti kazanmıştır. Bizler Peygamber'in sünnetine sırt çevirdiğimizde namusumuz, canımız elimizden gitti." diye belirtti.
“KİMSENİN MAKAMI PEYGAMBER’İN ÜZERİNDE DEĞİLDİR”
Günümüz idarecilerine seslenen Kılınç, "Kimsenin makamı Peygamber'in üzerinde değildir. Allah Resulü zulmü yasaklamıştır. Bizler de Diyarbakır'dan bugün Peygamber'in sünnetini esas alarak diyoruz ki; Peygamber idareciydi, tüm işlerinde örnekti. Eğer idareciler zulüm yaparlarsa insanların hakkına girerler." ifadelerini kullandı.
“CELLADIMIZA AŞIK OLMUŞUZ”
Hazretin Muhammed'in insanlık tarihinde Peygamberlerin sonuncusu olduğunu dile getiren Kılınç onun, daima hak ve adaleti tesis ettiğine dikkat çekti. "Kardeşlerim, bacılarım bizler cellat olmuşuz, celladımıza âşık olmuşuz. Bu yüzden gökyüzünden azap bulutları geliyor." diyen Kılınç, "Kardeşlerim, bacılarım, ey Peygamber âşıkları! Bu kış yakında bitecektir. Çünkü hak geldi, batıl kayboldu. Belki bugün değil ama yakında. Diyarbakır, Batman, Van ve Kürdistan'dan doğmuştur. Sizlere müjde olsun. En yüksek seda İslam'ın olacaktır. En yüksek ses Peygamber sevdalılarının sesi olacaktır." diye konuştu.
“KUSURA BAKMA ÖNCE SEN BAŞLATTIN”
Aynı zaman Hüda Par Genel Başkan Yardımcısı Aydın Gök, CHP’li 15 vekilin İYİ Parti’ye geçmesini eleştiren AKP’ye yanıt verdi. Gök şunları kaydetti:
“Seçim barajını kaldırma
Normal seçimlerden iki yıl önce ittifak kur
Seçimlerin zamanında yapılacağı algısı oluştur
Baskın seçim kararıyla gafil avlamaya çalış, şimdi de diğer ittifak arayışlarını siyasi ahlaksızlıkla itham et. Kusura bakma önce sen başlattın.”